Yeniçağ Gazetesi: Turistleri kıskanma noktasına geldik!

Yeniçağ Gazetesi’nin bugünkü manşeti…

TURİSTLERİ KISKANMA NOKTASINA GELDİK!

Ekonomik durumu elvermediği için bayramı Eminönü’nde geçiren vatandaş, “Turistler bizim ülkemizde rahat yaşıyor, her istediğini alabiliyor. Biz parasız, pulsuz birer yabancı gibiyiz” dedi

BAYRAM ÇOK MAKÛS GEÇTİ

Kurban Bayramı’nı İstanbul’da geçiren vatandaşların en çok tercih ettiği alanlardan biri Eminönü oldu. Tarihi bölge iğne atsan yere düşmez bir hale gelirken, bir vatandaş: “Bayramda hiçbir şey yeterli gitmiyor, hayat perişan. Memlekete gidemedik. Bari burayı gezip, hava alalım dedik” diye konuştu. BAĞ-KUR emeklisi vatandaş, “Çok makûs geçti bayramımız. Aldığım 9 bin lira; konut kirası mı verelim, kurban mı keselim, çocuklara harçlık mı verelim. Buraya geldik işte, bir balık yiyebilirsek yeriz, yemezsek bir şey yok” sözlerini kullandı.

ÇİLEYLE CÜMBÜŞ BİR ARADA

İmdat Çalışır isimli vatandaş “Her şey berbat, üzgünüm. Bu türlü dolaşıyoruz. Para yok, pul yok. Cebimde 1 kuruş yok. Gez gez, daha sonra da gideceğim meskene. Diğer bir şey yok” dedi. İsmail Demir isimli bir diğer kişi de “Maddi zahmetlerden ötürü yeterli geçmiyor bayram. Her şey para, iktisat daha doğrusu. Eminönü’ne gezmeye geldik fakat gezmeye değmez bu türlü. Sıkıntıyla cümbüş bir ortada. Çok kalabalık, bir de ulaşım fiyatsız olduğu için bütün millet akmış, güya İstanbul burada. Bu kalabalığın ortasında bayram geçiriyoruz mecuburen” diye konuştu.

ÇALIŞARAK GEÇİNEMİYORUM

Özlem Kardemir, “Bayramda mecburen İstanbul’da kaldık. Ekonomik olarak zorlanıyoruz ister istemez. 4 çocuk, 2 de biz olunca zorlanıyoruz natürel ki. Geçen bayram da buradaydık. Bu bayram da burada kalmak zorunda kaldık” dedi. Gazi Çakmak ise şunları söyledi: Ekonomik badirelerden, dar boğazdayız. Çalışarak geçinemiyorum. Bayramda bir yere gitmeyi ben de isterdim. Görüyorsunuz, turistler bizim ülkemizde kendi ülkeleri üzere rahat yaşıyorlar. Biz kendi ülkemizde yabancı üzereyiz, ekonomik yetersizlikten ötürü.

‘CEBİMİZDE KURUŞ YOK ÜLKEMDE YABANCI GİBİYİZ’

İstanbul’un tarihi yarımadası tatile çıkamayan dar gelirli için Bayram’da adeta hava alıp denizi seyretme yeri oldu, tabiri caizse iğne atsan yere düşmez durumdaydı Eminönü’nde. Lakin buraya gelen Bağ-Kurlu’su emeklisi, emekçisi cebinde para olmadan dolaşmanın hüznünü yaşarken, turistlerin rahat yiyip içmesine özenir durumdaydı.

Kurban Bayramı’nı İstanbul’da geçiren vatandaşların en çok tercih ettiği alanlardan biri Eminönü oldu. Bayram tatiliyle yıllık müsaadesini birleştirenler 10 günlük tatille İstanbul’dan yazlıklara gidince, İstanbul’da bilhassa deniz görebilmek için Eminönü tercih etti. Vatandaşların birçoklarında burukluk hakimdi. Bir vatandaş, “Üzgünüm. Bu türlü dolaşıyoruz. Cebimde 1 kuruş yok. Gez gez, daha sonra da gideceğim konuta. Diğer birşey yok” derken Bağ-Kur emeklisi bir vatandaş, “Çok makûs geçti bayramımız. Aldığım 9 (bin lira); konut kirası mı verelim, kurban mı keselim, çocuklara harçlık mı verelim. Geldik işte (Eminönü’ne), bir balık yiyebilirsek yeriz, yemezsek bir şey yok” dedi.

Gazi Çakmak: (Güzel bir bayram geçiriyor musunuz?) “Hayır. Ekonomik dertlerden, dar boğazdayız. Çalışarak geçinemiyorum…(Bayramda bir yere gitmeyi) neden istemeyelim. Turistler bizim ülkemizde kendi şeyleri üzere rahat yaşıyorlar. Biz kendi ülkemizde yabancı üzereyiz ekonomik yetersizlikten ötürü.”

İmdat Çalışır isimli vatandaş “Her şey makus, üzgünüm. Bu türlü dolaşıyoruz. Para yok, pul yok. Cebimde 1 kuruş yok. Gez gez, daha sonra da gideceğim meskene. Öbür bir şey yok” dedi. İsmail Demir isimli bir öteki kişi de “Maddi kahırlardan ötürü yeterli geçmiyor bayram. Her şey para, iktisat daha doğrusu. Eminönü’ne gezmeye geldik ancak gezmeye değmez bu türlü. Sıkıntıyla cümbüş bir ortada. Çok kalabalık, bir de fiyatsız olduğu için bütün millet akmış, güya İstanbul burada. bu kalabalığın ortasında bayram geçiriyoruz mecuburen” diye konuştu.

Özlem Kardemir, “Bayramda mecburen İstanbul’da kaldık. Ekonomik olarak zorlanıyoruz ister istemez. 4 çocuk, 2 de biz olunca zorlanıyoruz natürel ki. Geçen bayram da buradaydık. Bu bayram da burada kalmak zorunda kaldık” dedi. Gazi Çakmak ise şunları söyledi: Ekonomik düşüncelerden, dar boğazdayız. Çalışarak geçinemiyorum. Bayramda bir yere gitmeyi ben de isterdim. Görüyorsunuz, turistler bizim ülkemizde kendi şeyleri üzere rahat yaşıyorlar. Biz kendi ülkemizde yabancı üzereyiz, ekonomik yetersizlikten ötürü.

Bir İstanbullu, bayramda ulaşımın da fiyatsız olmasının da tesiriyle Eminönü’nde oluşan bayram kalabalığını, “Sanki İstanbul burada” biçiminde tanım etti. Bir başka vatandaş ise Eminönü’ndeki kalabalığa karşın İstanbul’un boşalmasından mutlu olduğunu belirterek, “Memleketine gidenler kalsın orada mümkünse” dedi. Eminönü Meydanı’nda vatandaşların bayrama ait görüşleri şöyle:

Bir vatandaş: “Valla hiç güzel değil, hayat perişan. Memlekete gidemedik. Her sene giderdim. Maalesef artık…”

Bir vatandaş: “(Bayram) konutta geçiyor, çalışıyoruz zira. Çok düşünceli iktisat. (Bu sıkıntı) bayramı tesirler olağan ki. Misafirliğe gidiyorsun, çocuklar elini öpüyor. Çıkarıp 200 lira para veremiyorsun. 15 yaşındaki çocuğa da kalkıp 50-100 lira para veremiyorsun. 10 tane çocuk 2000 lira para”

Adem Yalçın: “Ankara’da yaşıyoruz, dostlarımızı ziyarete geldik, bu sırada ufak bir İstanbul gezisi yapıyoruz. Eski bayramların tadı yok lakin, tekrar de buna da şükür. Daha beterleri de var. Savaşta olanlar var, daha sıkıntı durumda yaşayanlar var.”

Bir vatandaş: “Hayat gittikçe zorlaşıyor. Doğrusunu söylemek gerekirse, eski bayramları mumla arıyoruz”

Bir vatandaş: “Buna da şükür. En azından huzurlu bir ortam var. Eski bayramlar üzere değil alışılmış. Eski bayramlarda herkes tıpkı ortamlarda bulunurdu. Gidilirdi, gelinirdi.”(ANKA)