2 Kasım Cumartesi günü, Özgür Özel, İstanbul’da partisinin TBMM Kümesi Çalışma ve Kıymetlendirme Toplantısı’nda “Demokrasi Uğraşıyla İktidara Yürümek” olacak. Açış konuşmalarıyla başlayacak ve basına açık olacak programda, birinci olarak CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik konuşacak.

Çelik’in akabinde İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu katılımcılara hitap edecek. Ve son olarak CHP Lideri Özel konuşacak.

Ardından kamp tekrar basına kapanacak. Bu kısımda, araştırma sunumları yapılacak. Burada, Islahat Enstitüsü Yöneticisi Mehmet Ali Çalışkan ve Aksoy Araştırma Kurucusu Ertan Aksoy sunumlarını gerçekleştirecek. CHP’nin erken seçim çağrıları, anket sonuçları, parti programı hazırlığı mevzuları toplantının bu kısmında gündeme gelecek.

Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Esenyurt’ta yapılan, İstanbul’daki seçmenin iradesine uzanan eli çekmek konusunda sonuna kadar kararlıyız. Türkiye’nin en büyük ilçesinin belediye başkanı, bundan 7-8 ay evvel devlete başvurdu ve dedi ki, Esenyurt’ta partimden aday olmak istiyorum. Adaylığa uygun muyum? Devlet de ona pak kartı verdi. Devlet Esenyurt’a da dedi ki, ‘Bu adaylardan birini seçebilirsin. Bunların terörist olmadığına ben kefilim.’ Esenyurt’ta her iki şahıstan biri de Ahmet Özer’i seçti.

Bizden evvel yapılanlara bakalım. Esenyurt’ta gezdiğimizde görüyorduk ki bir açık hava hata müzesiydi burası. Binalar üst üste, sayısız kent cürmü… Esenyurtlular da artık ‘yeter’ deyip CHP’ye verdi ilçeyi.”

İstanbullular evvel 2019’da sonra da 2024 seçimlerinde CHP’yi seçtiler. Artık burada AK Parti’nin bir defa bile karşısında seçim kazanamadığı Ekrem İmamoğlu ve CHP var.

Esenyurt 1 milyon kişi yapılırken, bir de umutları çalınmışların ilçesi var. O ilçede oturanların tapusu yok, konutu yok, başvurduğunda muhatap bulabildiği devlet yok. ‘Burada kaç kat var’ı sorgulayamayan vatandaşlar var. 30 bin konut mağduru var. AKP’nin getirdiği hal budur. Milletin sıkıntısını anlatamadığı yerde 150 bin kişinin oturamadığı kayıp bir kent vardır. Esenyurt’un üstünde gelecekleri çalınmış beşerler vardır.

Bu Esenyurt’u bir daha alamadılar ve alamayacaklar. İstanbul’u da o denli… O nedenle bunları yapıyorlar. Milletten alamadıkları yetkiyi kayyumla, haksız hukuksuz anayasaya karşıt biçimde ele geçirmeye çalışıyorlar. Bükemedikleri bilekleri devlet imkanlarıyla kırmaya çalışıyorlar.

Erdoğan okuduğu bir şiir nedeniyle siyasi yasak aldığında, birilerini kışkırtmak için ‘muhtar bile olamaz’ denilen şahsa bu yapıldığında CHP buna karşı durmuştur. Erdoğan’a alan açmak için Siirt’teki milletvekilleri istifa ettirilip ne tesadüftür ki o şiirin okunduğu seçimlerde Erdoğan milletvekili ve akabinde başbakan olmuştur. AKP, kendisine yapılan yasaktan güç alan ancak artık de kendisi tıpkı muameleyi gösteren bir anlayıştır.

Daha mahkeme kararını vermeden basın yazıyor ‘Oraya buraya kayyum atıyoruz’ diye. Daha karar olmadan sen kayyum kişiyi belirliyorsun. Bunun hukuk devleti olduğunu savunan İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı, siz kötücül bir oyunun içinde seçilmiş rolü üstlenenlersiniz.”

Detaylar geliyor…