Menopoz sonrasında kalp hastalıklarında artış görülüyor mu? Uzmanlar ve bilim bu konuda ne söylüyor?
Kadınlarda menopozun hormonal değişimlerin başladığı değerli bir devri temsil ettiği bildirildi. Bu süreç, ekseriyetle 45-55 yaşları ortasında gerçekleşir ve östrojen düzeylerinin düşmesiyle birlikte birçok sıhhat problemini da beraberinde getirir.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, menopoz sonrası periyotta kalp hastalıklarının artış gösterdiğini ortaya koydu. Uzmanlar, bu mevzuda bilinçlenmenin ve kollayıcı tedbirlerin kıymetine dikkat çekti.
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR VE UZMAN GÖRÜŞLERİ:
Östrojenin Kollayıcı Tesiri: Menopoz öncesinde bayanların kalp hastalıklarına karşı daha dirençli olmalarının en önemli nedeni, östrojen hormonunun hami tesiridir. Lakin menopozla birlikte östrojen düzeylerinin düşmesi, bu gözetici tesirin azalmasına ve kalp hastalıkları riskinin artmasına yol açar.
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Emrah Özdemir, östrojenin damar sıhhatini koruyarak kalp hastalıklarını önlediğini, menopoz sonrası bu muhafazanın kaybolduğunu belirtti.
Menopoz sonrası periyotta total kolesterol, LDL (kötü kolesterol) ve lipoprotein (a) düzeylerinde artış gözlemlenirken, HDL (iyi kolesterol) düzeyleri düşer2. Bu değişiklikler, kalp damar hastalıkları riskini artıran değerli faktörlerdir. Ayrıyeten, kan basıncında ve periferik damar direncinde artış da menopoz sonrası periyotta sıkça görülür.
Kalp İşlevleri: Menopoz sonrası devirde kalbin sol ventrikül işlevlerinde azalma, kalp kas kütlesinde artış ve atım hacminde azalma üzere değişiklikler meydana gelir. Bu durum, kalp yetmezliği ve öbür kardiyovasküler hastalıkların riskini artırır.
Dr. Özdemir, menopoz sonrası bayanların nizamlı kalp denetimlerini ihmal etmemeleri gerektiğini vurguladı.
Erken Menopozun Tesirleri: Erken menopoza giren bayanlar, östrojen hormonunun gözetici tesirinden daha erken yoksun kaldıkları için kalp hastalıkları açısından daha yüksek risk altındadır. Bu nedenle, erken menopoza giren bayanların kalp sıhhatine daha fazla dikkat etmeleri ve sistemli denetimlerini yaptırmaları değerli.
Yaşam Biçimi ve Beslenme: Menopoz sonrası periyotta sağlıklı bir ömür biçimi benimsemek, kalp hastalıkları riskini azaltmada kritik bir rol oynar. Dr. Özdemir, kadınların sigara ve alkolden uzak durmalarını, nizamlı antrenman yapmalarını ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmelerini önermektedir1. Bilhassa, paketli besinlerden kaçınmak, zeytinyağı kullanmak ve glisemik indeksi yüksek yiyeceklerden uzak durmak kalp sıhhatini muhafazada tesirli olabilir.
Menopoz sonrası periyotta bayanlarda kalp hastalıkları riskinde besbelli bir artış gözlemlendi.
Östrojen hormonunun gözetici tesirinin azalması, kolesterol ve kan basıncı düzeylerindeki değişiklikler ve kalp işlevlerindeki bozulmalar bu artışın esas nedenleri olduğu bildirildi.
Uzmanlar, menopoz sonrası periyotta sistemli kalp denetimlerinin ve sağlıklı ömür üslubunun değerine dikkat çekti. Bayanların bu periyotta kalp sıhhatine daha fazla ihtimam göstermeleri, uzun vadede önemli sıhhat problemlerinin önlenmesine yardımcı olabilir.