Dr. Yasin Yılmaz, 1-7 Mart Yeşilay Haftası münasebetiyle yayınladığı iletide; “Dünyada ve Türkiye’de önemli bir toplumsal sorun haline gelen husus bağımlılığının, günümüzde yalnızca yetişkinler için değil, çocuk ve gençler açısından da tehdit ögesi oluşturduğunu belirterek, yaşanan süratli toplumsal ve ekonomik değişmelere paralel olarak, sıhhat meselelerinin boyutları da kıymetli ölçüde değişmektedir. Bağımlılık yapan unsur kullanmaya başlamada, ergenlik periyodu bilhassa riskli bir periyottur. Bu periyodun getirdiği gerilimli ve fırtınalı kimlik kazanma süreci de gençlerimizi, birçok ziyanlı alışkanlığın kazanılmasına açık hale getirmektedir” tabirlerinde bulundu.

Yasin Yılmaz, kimlerin bağımlı olduğunu belirlemek için çeşitli ölçütler bulunduğunu bu ölçütlerin; tolerans gelişmesi, unsur kesildiğinde ya da azaltıldığında fizikî yahut ruhsal mahrumluk belirtilerinin ortaya çıkması, husus kullanımını denetlemek ya da bırakmak için yapılan lakin boşa çıkan daima uğraşlar, maddeyi sağlamak, kullanmak ya da bırakmak için büyük vakit harcamak, unsur kullanımı nedeniyle toplumsal, mesleksel ve ferdî aktifliklerin azalması ya da büsbütün bırakılması, hususun tasarlandığından daha uzun ve yüksek ölçülerde alınması, fizikî ya da ruhsal problemlerin ortaya çıkmasına ya da artmasına karşın unsur kullanımının sürdürülmesi olarak sıralarken bunlardan üçünün şahısta var olmasının bağımlılık tanısı konması için kâfi olduğunu belirtti.

Bağımlılıklar yalnızca ülkemizin değil, tüm dünyanın geleceğini tehdit ettiğini, aslında en değerlisinin tüm bu faktörlerden uzak durup hiç başlamamak başladıysan bile bırakmak olduğunu belirten Yılmaz, “Sorumluluğumuz büyük, omuzlarımızdaki yük ağır. Geleceğimizin teminatı çocuk ve gençlerimizi tertemiz, sağlıklı bir geleceğe hazırlamak, her türlü bağımlılıklardan korumak için her yerde ziyanlı alışkanlıklarla gayretimize devam edeceğiz” diyerek açıklamasını sonlandırdı.